Kurtuluş İşçi Sınıfının Devrimci İktidarındadır!
2022 1 Mayıs’ından bugüne, Türkiye’nin içinde debelendiği ekonomik ve politik kriz daha da derinleşti. İşçilere, emekçilere ve Kürt halkına yönelik ekonomik ve politik baskı ve saldırı şiddetlendi.
2023 başında işçi ve emekçilerin yaşamını zindana çeviren yoksulluk ve geleceksizliğe, depremin yol açtığı acı kayıplar eklendi. On binlerce işçi ve emekçi sermayenin ve onun devletinin üzerinde oturduğu rant, rüşvet, yolsuzluk ve talan düzenine kurban edildi. Sermaye şimdi katlettiği on binlerce işçi ve emekçi üzerinden yeni rantlar peşinde. Sermaye ve devlet bu katliamı unutturmak için her fırsatı değerlendiriyor. AKP hükümeti boş vaadler, şöven, milliyetçi, dinci ve göçmen düşmanı bir propaganda yürütürken burjuva muhalefet, AKP ile yarış içinde, devletin sorumluluğunu örtmek, devlete yönelecek tepkileri önlemek için kendini yırtıyor, depremzedelerin acılarını, rüşvetle satın almaya, oya dönüştürmeye çalışılıyor.
İşçi sınıfı emekçiler bu koşullarda 1 Mayıs’ı kutlamaya hazırlanıyor. AKP hükümeti muhalefetin de kabul etmesiyle seçimi bir ay önceye, 14 Mayıs’a çekerek, 1 Mayıs’ı seçimin bir parçası haline getirdi. Bu hamleyle, 1 Mayıs kendi devrimci geleneğinden kopartılarak parlamentarizmin batağına çekilmek isteniyor. 1 Mayıs işçi sınıfının, emekçilerin; sermayeye, onun egemenliğine başkaldırılarının simgesidir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfı, 1 Mayısları kapitalizme karşı sosyalizm mücadelesinde güçlerini toplama, birleştirme, edindiği deneyimi gözden geçirme ve yeni mücadele dönemine hazırlanma günü olarak kutladı, kutluyor.
Burjuvazi uzun bir süredir, 1 Mayıs’ı devrimci anlamından kopartmaya çalıştı. Bu alanda, sendikaları işçi sınıfının mücadele örgütü olmaktan çıkararak, sendikal mücadeleyi sermayenin istediği çizgiye çekerek, önemli bir yol katetti. Şimdi 1 Mayıs’ı seçim sürecinin bir parçası haline getirerek, mücadele adına geriye ne kaldıysa onu da işçi sınıfının elinden almaya çalışıyor. İşçi sınıfı 1 Mayıs’ı, burjuva partilerin seçim mücadelesine dönüştürülmesine fırsat vermemeli, 1 Mayıs’ta kendi istemlerini dile getirmeli, sınırsız toplantı, örgütlenme özgürlüğü, kapitalist sefalet, işsizlik ve geleceksizliğe karşı mücadele bayrağını yükseltmelidir. 1 Mayıs, burjuva muhalefetin bir mitingine dönüştürmek isteyen sendika ve meslek örgütlerinin inisiyatifine bırakılmamalıdır.
Sermaye egemenliğine karşı işçi sınıfının devrimci iktidarı için mücadele eden devrimci, komünist parti ve örgütler, işçi sınıfının ileri kesimleriyle birleşerek, burjuva provokasyonları boşa çıkartarak, 1 Mayıs’ı kendi devrimci niteliğine uygun olarak kutlamak için birleşmelidir.